G7, ‘Grup Yedi’ olarak tanımlanan dünyanın yedi büyük gelişmiş ekonomisine sahip ülkelerin oluşturduğu organizasyondur. Bu organizasyon, G8 olarak bilinen organizasyonun devamı niteliğindedir.
Her yıl G7 üyesi bir ülkenin ev sahipliği ile gerçekleştirilen toplantılar G7 zirvesi olarak tanımlanır. Her üye ülke bir yıl boyunca G7 başkanlığını devralır ve iki gün süren zirve toplantısına ev sahipliği yapar. G7 zirvesinin 2019 yılında gerçekleştiren ülke Fransa olurken, 2020 yılında yapılacak zirvenin Amerika Birleşik Devletleri ev sahipliğinde gerçekleştirileceği duyuruldu.
Zirvenin üyesi ülkeler bakımından herhangi bir yasal veya siyasi yetkisi yoktur. Yine de, bu dünya ekonomisinde öncü yedi ülke, bir konu başlığı üzerinde ortak fikirde olduklarında, bütün dünya ülkelerinin ekonomilerine doğrudan etkide bulunabilecek güce sahiptirler.
Günümüzde zirve toplantılarında tartışılan konuların başında, enerji politikası, iklim değişikliği, sağlık ve küresel güvenlik gibi konular gelmektedir. Her zirvenin sonunda, neyin kabul edildiğine dair bir tebliğ yayınlanır.
G7 Ne Zaman Kuruldu
G7 ilk olarak, 1975 yılında, gerçekleşen küresel ekonomik krize olası çözümler bulmak ve fikir alışverişinde bulunmak için altı ülkenin bir araya gelmesi ile kuruldu. Yedinci ülke olan Kanada, 1976 yılında katıldı.
G7 Üyesi Ülkeler
G7 üyesi ülkeler Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, Fransa, Japonya, Almanya, İtalya ve Kanada’dır. G7 ülkeleri küresel ekonominin yüzde 40’ını, dünya nüfusunun ise sadece 10’unu temsil ediyorlar.
Kanada haricindeki ülkeler, zirvenin kurucu üyeleri olarak kabul ediliyor.
İlk G7 zirvesi, 1975 yılında Fransa’nın Rambouillet kentinde yapıldı. O zamanlar altı ülke bulunduğu için zirve G6 olarak biliniyordu. Zirve, 1976 yılında, Kanada’nın katılımıyla G7, 1997 yılında ise Rusya’nın katılımıyla G8 olarak tescillendi.
2014 yılına kadar G8 olarak geçen zirve, Kırım’ı işgal etmesinin ardından Rusya’nın kendisine uygulanan yaptırımlardan biri olarak dışlanmasıyla tekrar G7 oldu.
G7 içerisinde Avrupa Birliği 1977 yılından itibaren toplantılara katılmıştır. Avrupa Birliği resmi üye statüsüne sahip olmamasına rağmen, gündemdeki bütün siyasi tartışmalara kademeli olarak dahil edilmiştir.
Her yıl yapılan toplantılara, sadece üye ülkeler değil aynı zamanda yıllar içerisinde büyüyen ekonomilere sahip ülke ve dünyanın uluslararası çapta önemli kuruluşların temsilcileri de davet edilirler.
IMF, Birleşmiş Milletler ve Dünya Bankası sürekli davet edilen önemli kuruluşlardan bazıları iken, davet gönderilen Çin, Hindistan, Meksika ve Brezilya temsilcileri dahil diğer önemli küresel liderler de son toplantılara dahil olmuşlardır.
G7 ve G20 Farkları Nelerdir
G7 ve G20 temel olarak benzer amaçlarla kurulmuşlardır. Fakat, G7 her ne kadar ekonomi ile de ilgilense de, asıl amacı küresel politikalardır. G20 ise, üye ve davetli ülkeler arasındaki ticari ilişkileri geliştirmek amacıyla kurulmuş bir organizasyondur. Bunun böyle adlandırılmasının en büyük nedenlerinden biri de, G20 üyesi ülkelerin ekonomik büyüklüğünün küresel ekonominin yüzde 80’ine denk gelmesidir.
G20 Türkiye, ABD, İngiltere, Arjantin, Avustralya, Brezilya, Çin, Hindistan, Almanya, Kanada, Fransa, Endonezya, İtalya, Japonya, Meksika, Rusya, Suudi Arabistan, Güney Afrika, Güney Kore ve Avrupa Birliği liderlerini bir araya getiriyor.
1998-1999 yıllarındaki Asya finansal krizinin ardından kurulan G20, maliye bakanları ve merkez bankası yöneticileri toplantısı olarak başladı. Fakat, 2008 yılında dünya çapında yaşanan ekonomik krizi sonrasında toplantıların devlet başkanlığın seviyesine yükseltilmesi kararı alındı.
